Kayıtlar

Tangonun Engelleri - Sistem

Resim
George Orwell'e (1903-1950) sistemimizi basit bir biçimde bize gösterdiği için çok teşekkürler. Bu yazı eleştirel gibi görünse de öyle değil, amaç bazı hatalardan dönmek ve doğruları keşfetmek. Diğer dansları nereye konumlarsınız bilemem ama ben her zamanki gibi yine Tango ile ilgili kısma değiniyorum.  Bu yazım da genellikle olduğu gibi "durumu" ele alıyor, kişileri değil. Yani isimlerin hiçbir önemi yok. Çünkü isimler geçici. Bu yüzden de anlatımım içindeki rollere karşılık gelen isimler, kimi dostlarım, arkadaşlarım, değerli hocalarım üzülmesin, darılmasın. Emeklerine saygım olmakla beraber eleştirilerimi de esirgemeyeceğim. Başlıyoruz...  Kültür topluma aittir, kendiliğinden gelişir. Bir rekabet alanı değil, paylaşım alanıdır. Ölçülemez. Hacme, cisme, süreye dönüştürülemez. Sıraya konulamaz, aşırı boyutludur, organiktir. Medeni insan yaşamının karşılığıdır, zaman ve mekan ile sınırlanamaz. Kalıplara giremez, bulaşıcıdır, hapsedilemez, kontrol altında tutulamaz. Tango

Tangonun Engelleri – Feodalite

Resim
  Lev Nikolayeviç Tolstoy (1828-1910) Feodaliteye içeriden savaş açan en büyük entelektüel ve feodal bir derebeyi. Bundan birkaç yıl önce Mardin’deydim. Bir kuzenim şöyle dedi: “Sen bu şehrin sahibisin, ona göre davran!”. Mardin’de bana ait bir kapının kulpu bile yok, orada doğmadım, ve orta yaşa kadar görmedim bile. Miras kalan bir kol saati dahi yok. Uçup gitmiş feodal bir aile tarihimiz var, belki o bile uydurma, hepsi bu. Farkında olsa da olmasa da, haberi olsa da  olmasa da, kendine aktarılmış olmasa bile her insanın, her coğrafyada aileleri ve bu ailelerin tarihleri var. Yoktan var olmadık hiçbirimiz, hayalle gerçek arası kimliklere sahibiz. Sorun şu ki, feodalite etkisini azaltsa da feodal kafadan henüz kurtulamadık. Çağın gerisinde kaldık.   Bu kitapta çok sıkı çalışma var, dönüp dönüp karıştırdığım oluyor, aileden dinlediklerimle tutarsızlıklara ve belirsizliklere de rastlamıştım. Ne kadar çalışsalar da her bilgiye erişim olmuyor maalesef. Bazıları da unutuluyor, yitip gidiyor

Tangonun Engelleri – Önsöz

Resim
  ( Liberty Leading the People – Eugène Delacroix – 1830 )   Sevgili Tangoseverler,   Organik bir probleme değineceğiz. İç içe geçmiş, birbirine karışmış engellere farklı pencerelerden yaklaşacağız. Doğru tespitler olacağını garanti edemem, yazım dili kimi zaman çok kararlı ve ısrarcı da görünse nihayetinde bu yazıların sadece tartışmalar olduğunu, belirsiz ve fantastik durumları da düzensiz biçimlerde ve düzensiz sıralama ile ele aldığını aklımızda tutalım. Engeller konusu aklıma geldikçe eklemeler yapabileceğim bir konu, bir yerlerde yeter dersem zaten sizin de haberiniz olur. Başlıklar, bakış açıları ve pencereler arasında uyum olmasını da beklememelisiniz. Aklıma geleni yazıyorum, ne çıkarsa bahtınıza. İçinde yok yok… Sistem, ideoloji, sosyoloji, psikoloji, öğrenme biçimleri, örf, adet, gelenek, görenek, fizik, kimya, biyoloji, dil, tarih, ekonomi, felsefe… Belki eklerim, belki keserim, belki değiştiririm, bilemiyorum. Pencere pencere ekleyerek ve deneysel gideceğiz, bütünsel değil

Tango Topluluğunun İnşası

Resim
  İnsan Kulesi – Catalonia   Sevgili Tangocu dostlarım,   “ Tango Topluluğu İnşa Etmek ” konusunu pek yakında başlamak istediğim ve uzun süreceğini sandığım bir yazı dizisinden önce ele almak istedim. Önce “ Topluluk Olmak ” konusunu anlayabilirsek gelecekteki bu yazı dizisi de daha iyi anlaşılacak diye düşünüyorum. Bildiğiniz gibi blog yazılarımı kimi zaman bilgiye, kimi zaman deneyimlerime, kimi zaman sezgilerime ve duygularıma göre yazıyorum. Çoğunlukla da hepsinin karışımı oluyor. Bunlar akademik yazılar değil, puan amacı yok, bu nedenle de bu yazıdaki gibi kimi zaman pratik yolları ve dili kullanmakta özgür kalıyorum, tabii ki yine de kaynaklara teşekkür etmek kaydı ile. Biz bize kendi içimizdeki konuları tartışıyoruz bu şekilde, bizden başka filtresi ve değerlendirme merci yok bu tartışmaların. Başvurduğum kaynakları ve ilişkili gördüklerinizi de her zaman okumanızı öneririm. Topluluk olmak neleri gerektirir, ona bakalım dilerseniz. Tango Topluluğu olmanın ilkeleri okullarımızı d

Milonga / Improvised DJing by Aren Leon @FerayeCafeKemeralti ve Önemli Duyuru 24-07-2021

Resim
  ( Not: Bu flierdaki fotoğrafımı sevgili Dilşad Özdemir 2020 Ağustos’unda Narlıdere’de Tanguero yoldaşımız  Doktor Mehruz Cevadzade ‘nin balkonunda çekmişti. Karaburun’daki tatilden dönmüştük, özel bir gündü. ) Biliyorum benden bıktınız. Rüyalarınıza giriyorum, yeter artık diyorsunuz. Biraz da bu nedenle her gecemde farklı bir şeyler deniyorum. “CTS uygun değil, tatildeyim, pandemiden korkuyorum vs…” diyenler derken bugünlere kadar geldik, flierlarda hep Aren Leon, valla ben de kendimden bıktım. Bu defa da Ahmet Kepçe’ye verdiğim sözü tutacak ve doğaçlama DJing yapacağım. Son seferde yaptığım hataları anlatmak zorunda hissetmiştim. Buradan da yine yüzsüzlük yapıp  FB linkini  vereyim. Duymayanlar için haberlerim var. Artık Cumartesi Milongalarımızı Alsancağın ortasına,  Ege Palas ‘a taşıyoruz. Terasta, açık havada Yunan Konsolosluğu’nun üzerinden Ege Denizini görerek dans edeceğiz. Yaz boyu böylesi daha sağlıklı, sonbahara kadar aşılar biter umarız. Hava durumunda sorun olduğu günler

Feraye Cafe’deki Doğaçlama DJing’in ardından – Topluluk, gece, müzik ve mekan – 17-07-2021

Resim
  Ne sıcak bir gündü ya rabbim! Su gibi olduk, ama yine de keyfimiz yerindeydi. Feraye Cafe Kemeraltı’nda butik bir mekan, antikacı olduğu için Tango için yapılmış sanki. Bizim müziğimiz ve dansımız da Feraye gibi ve içindeki objeler gibi eski, çok yakışıyoruz birbirimize. Buradaki ilk Milongamızda aynı anda 25 çiftin avludaki rondaya sığdığını görmüştüm. Bugün sayımız neyse ki daha azdı, geniş geniş dans ettik. İstanbullu misafirler, sevgili İrfan’ın asistanlığını yapan genç tangocular, İzmir’in Tangueroları, Caminito ailesi oradaydık ve sevgili Dilşad’ın doğum gününü kutladık. Bir yaş daha büyüdün Dilşadcım, nice mutlu yıllara. Elifle biraderimiz Burak ve yeğenimiz Yasemin de geldiler ve dansa katıldılar. Yasemin Tango Sineması projesi için karakter seçimi yaptı. İyi adam, iyi kadın, kötü adam, pis adam, çirkin adamı buldu. Ortalığı karıştıran ve yoldan geçen figüran rolleri de tamam, ama henüz kötü kadını bulamadı. Ben henüz senaryoya başlamadım ama yazılmamış senaryo ile Yasemin Ho